KISA SOHBET/SEVDİĞİM DİZİLER/ÖNERİLER :


   En son yazımdan bu yana dört gün geçmiş. Bana bayağı uzun zaman oldu gibi gelmişti aslında bakarsanız. Hatta hala bir şeyler yazamadım diye birazcık içim içimi yiyordu. Ama yazmak mecburiyet işi olmamalı değil mi? Gerçi blogu açtığımdan beri benim için biraz mecburiyet oldu yani sonuç olarak artık bu blog benim için bir sorumluluk demek öyle değil mi? Yanlış anlamayın sakın şikayet etmiyorum bu sorumluluktan, bilakis hoşuma gidiyor.

   Bu aralar biraz keyifsizim aslında. İnanın sebebini bende bilmiyorum. İçimde bir bıkkınlık mı desem yoksa yorgunluk mu öyle bir şey var. Böyle ara ara çok sıkıldım diye feryat ediveriyorum sonra biraz hayattan şikayet ediyorum, birazda okuldan ve derslerden daha sonra bir süre düzeliyorum ama bir kaç saat sonra eski keyifsiz halime geri dönüyorum.
   Neyse ki şanslısınız ve size daha fazla bu keyifsizliğimden bahsetmeyeceğim çünkü biliyorum ki herkesin hayatı yeterince zor ve sıkıntı verici bu yüzden bir de iç karartıcı şeyler okuyup iyice bunalmanızı istemem. Daralmış bir yazan kişi ve bunalmış bir okuyucu bence hiçte güzel bir kombinasyon oluşturmaz.

  Son zamanlarda en çok aklımda olan şeylerden bahsedip bu sırada size de bir iki şey önermiş olmak istiyorum. Bu şeyler nedir? :)
Bu şeyler benim dizilerim. Uzun zamandır izleyemediğim canım dizilerim...



   Ben normalde sıkı bir Doctor Who izleyicisi-
yim. Bayağı çok seviyorum. Konusu ve oradaki olmazlıklar beni benden alıyor ha bir de Doktor'un o tatlı mı tatlı karakteri. Hatta sanırım hayatta en çok istediğim olmaz şey Doktor'un gelip beni Tardis'le alması. Hani şey vardır ya Harry Potter fanları Hogwarts mektubu bekler hep (Bu arada deli bir Harry Potter fanıyımdır da ayrıca :) ) Ben işte Doktor'un gelip beni almasını Hogwarts mektubundan daha çok istiyorum. Nitekim hayal tabii. Hayaller güzel... Bunun dışında mutlaka ama mutlaka izleyin. Ben son sezonu tamamen izleyemedim çünkü bir türlü vakit bulamıyorum ama mutlaka siz başlayıp izleyin. 9 sezon olduğundan biraz uzun gelecek sizlere ama yılmayın derim ben. Öyle sadece olmazlıkların olduğu boş bir dizi de değil üstelik. Eğer araştırmaya meraklı olursanız bir çok yeni şey öğrenebilirsiniz. Ayrıca dizinin eğer yanlış hatırlamıyorsam 60'lı yıllar da çekilmiş versiyonu da var yazın ona da başlayacağım artık. Bu arada benim kesinlikle en sevdiğim sezon ilk sezondu. İlk Doktor'u ve onun yol arkadaşı olan Rose'u deli özlüyorum.



   İki numaramda da Supernatural var. Allah'ım dünyanın en güzel dizilerinden birisi resmen. O kadar keyif veriyor ki izlemesi... Dean var orada bilenler bilir -bilmeyenler için şuralarda bir yerlere resim falan bir şeyler ekleyeceğim- ben o Dean'e bayılıyorum sayın seyirciler. Dizinin resmen en güzel karakteri. İzlerken keyif veriyor resmen izleyicisine. Bir de orada onun kullandığı bir araba var ki -aşağıya resmini ekleyeceğim-  1967 model bir Chevrolet İmpala ben resmen arabaya vuruldum. Normalde bütün arabalar için kullandığım cümleler "araba işte, arabaya benziyor yani, normal standart araba" iken onu görünce kullandığım cümleler "ay ben buna sarılırım, ben bunu kullanmam içinde uyurum ben bunun, sarılmak için almak istiyorum" falan. Tabii alamayız o ayrı bayağı bir pahalı çünkü. Her neyse lafı çok dolandırdım. Dizi mükemmel arkadaşlar mutlaka ama mutlaka izleyin derim. Benim için tek eksisi Dean sürekli bir şeyler yiyen bir tip -dünyanın en güzel yemek yiyen dizi karakteri- ve sürekli acıkmanıza sebep oluyor. Bu yüzden diziyi izlerken bir şeyler yeme isteği duyuyorum daima :)





   Üç numaramda American Horror Story var. Çok sonra izlemeye başladığım dizilerden birisi ve iyiki başlamışım. Diziyle alakalı olarak en sevdiğim şey sanırım her sezonda ayrı bir konunun işleniyor oluşu. Ve tüm sezonları bir birinden güzel -henüz son sezonu izlememiş olsam da- Fakat şöyle bir olayı var bende, ikinci sezonu beni mahfetmişti. Resmen iç sıkıntısı yaşatmış ve beni çökertmişti. Öyle ki sürekli izlemeye ihtiyacı hissediyorsunuz, izlemeden duramıyorsunuz fakat içinizde resmen sıkıntı yaratıyor. Onun dışında gerçekten süperdi. Hele üçüncü sezonu "Cadılar Meclisi (Coven)" muhteşemdi. Normal de bilmediğim "Stevie Nick" ile bu sezonda tanıştım. Muhteşem bir sesi var bence. Artık favori sanatçılardan birisi benim için. Hatta şuan bu yazıyı da onu dinlerken yazıyorum.


   Yeni sezonunu beklediğim bir de Teen Wolf ve Game of Thrones var. Eğer izlemiyorsanız onları da mutlaka öneririm.


   Teen Wolf son sezonunda Derek'in olmayışı ile beni bir hayli üzdü açıkcası. Yine de çok sevdiğim bir dizi. Keyifle izlenebiliyor, seyirciyi sıkmıyor.










   Game of Thrones ölümleriyle meşhur resmen. Sürekli sevdiğimiz karakterleri öldürüyor sevgili senarist. Ölmez lan diyorsunuz sonra ölüyor yani. Ama cidden çok izlenilesi. Tavsiye ediyorum kesinikle.




Aşağıya konu ile alakalı resimler de ekledim. ÖPÜLDÜZÜNÜZ BEYBİSİLER :)




Bknz. Bir adet tatlı mı tatlı Dean ve güzel İmpala'sı.









Game of Thrones'tan her hanenin simgesi :)









American Horror Story 4. sezon "Freak Show" dan.






Supernatural'den. Replikler :)

Yorumlar

  1. hiçbirini izlemedim biliyo musun :D Doctor Who'ya başlamak istedim ama nerden başlayacağımı bilemedim valla o kadar çok sezon ve bölüm var ki :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mutlaka başlamasın. Gözünü korkutmasın ben iki günde bir sezon bitirdiğim günleri biliyorum. Kendisini acayip izlettiren bir dizi :)

      Sil
  2. Taht Oyunlarını seviyorum ben de :) Ellerine sağlık.

    YanıtlaSil
  3. Öncelikle ikimiz de hayvanseveriz, bu karşı koyulmaz bir benzerlik :D Sonra ikimizde Potterhead,Whovian ve Wolfian'ız. Supernaturel ve American Horror Story başlamak isteyip de başlayamadıklarımdan. Game of Thrones'a bu hafta başlıyorum. Ne benzerlik ama :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle, özellikle Whovian az bulunan bir şey :D

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Hayat ve Mutlulukla İlgili

ÇEKİLİŞ BAŞLASIIINNN!!!!!! (KAPANDI)

Bir Adım, Bin Mutluluk :