Kayıtlar

aile etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Gelin Laflayalım / Şebnem Ferah

Resim
Daha önce hep hava kararmaya başladığında yine gün bitiyor diye üzülürdüm, yapacak çok şeyim olduğundan falan da değil aslında sadece gün geçip gitsin bitsin istemezdim hiç. Şimdilerde her akşam gün bittiği için neredeyse zil takıp oynayacak hale geldim, gelmesini beklediğim birisi var biliyorsunuz bu yüzden zaman ne kadar hızlı geçerse, günler ne kadar çabuk biterse o kadar iyi benim için. Sanıyorum önceden bomboş oturma vaktimin çok olmasından keyif alıyor ve bu bitsin istemiyordum, tabii bir de ertesi gün yapılacak işlerde vardı. Artık aman kendime boş dakika bırakmayayım diye kıvranıyorum. Normalde hele de bu kötü havalarda üşenmekten ne dışarı çıkabilen ne okula falan gidebilen birisi iken sırf o günü de hızlıca sonlandırabilmek için vaktimi sürekli bir şeylerle değerlendirme çabasına girdim, bir taraftan keyifli de oluyor böylesi. Bugün 328 günümüz kalmış, ben saymıyorum aslında çünkü insanda psikoloji kalmaz bunca günü saysa ama o söyledi dün 329 kaldı diye. İnsana küfür gib

Kendime Gelişim

Havaların güzel, benimse anlatmak istediğim şeyler olmasından dolayı yazmaya başladım bugün.  Aslında neredeyse bir hafta kadardır yazmak aklımda olan bir şey fakat ne vakit bulabildim ne de ruhsal olarak içimde bir güç. Geçen yazımda erkek arkadaşımın askere gideceğinden bahsetmiştim Kasım 1 gibi onu gönderdik. Gitmeden önce gideceği düşüncesi nefesimi kesiyordu, sanki o gidince tek başıma kalacakmışım, nefessiz kalacakmışım ve bir sene boyunca bir boşlukta çırpınarak geçecekmiş günlerim gibi gelmişti. Önce ki yazılarımı okuduysanız ruhsal olarak ne kadar çabuk düştüğümü bilirsiniz. Gönderdiğimiz gün gerçekten hayatımın en zor günü olabilir, nasıl ayakta durdum, o günü nasıl geçirdim bilmiyorum, bir ömür gibiydi. Tüm arkadaşları tüm tanıdıkları oradaydı gitmesi bir yana onca tanıdığı insanın içinde onu yollayacak olmakta başka bir taraftan beni strese sokuyordu ama şunu anladım ki öyle bir anda insan kimseyi umursamıyormuş ve gönderdim.  Sonrasında gelen günler de farkettim ki ben

Neler Yapıyorum?

   Çok uzun zamandır burayı inanılmaz ihmal ettiğimin farkındayım ve gerçekten bunun vicdan azabını çekiyorum, kendime burayla alakalı olarak verdiğim sözleri tutamıyor, hedeflerimi gerçek kılamıyorum. Size yapabilecek olduğum bir açıklama da yok doğrusu. Sadece girmiyorum, yazmıyorum işte. Sebepsizce her şeyden elimi ayağımı çektim. Bir tek gazetede yazmaya devam ediyorum düzenli bir şekilde, benim için oldukça önemli biliyorsunuz. Derslerim yine felaket durumda. Çok çok kötü. Ciddi anlamda okulumun uzayacağı daha şimdiden belli. Bölüm değiştirmek istiyorum ancak Sakarya'dan da gitmek pek olacak iş değil benim için şuan, sevdiceğimde ayrılmak zor geliyor bunun yanında çok güzel bir düzenim var orada yeni bir şehre adapte olmakta zorlanacağımı düşünüyorum.    Şuan evimde, Trabzon'dayım zaten biraz daha huzurluyum doğrusu tek problem erkek arkadaşımı biraz özlüyor olmam o da atlatılamayacak bir durum değil şuan için. Geçiş meselesi olmayınca tabii bende alternatif olarak açı

YENİ YIL SOHBETİ :)

Resim
     Yeni bir yıla girmemize şurada saatler kala bir şeyler karalamak istedim malum bu konu da bir şeyler yazmadan olmazdı.    Benim için 2015 bir yandan çok güzel bir yandan da oldukça sıkıntı verici anlarla doluydu doğrusu. Yine de güzel bir yıldı. Her yıl bugün kendimi hem oldukça heyecanlı hemde biraz buruk hissederim. Sanki bir önceki yıl da yaşadıklarım artık benden çok uzaklarmış ve artık onlar benim anılarım değilmiş gibi... Diğer yandan yeni bir yıla giriyoruz değil mi? ( Dans eden emoji) Kimileri yeni yıla girmeyi bir yıl daha yaşlanmak olarak görse de ben hayal ettiğim geleceğe bir yıl daha yaklaşmak olarak görüyorum. Yeni yıl benim için yeni umutlar demek ve yeni yılın gelişi benim için kutlanmaya değer. Bazıları kutlanmaya değer bir şey olmadığını düşünse de veya yeni bir yılın gelişi umurlarında olmasa da bence son derece önemli. Bu tarz günlerin değerlendirilmesi gerek diye düşünüyorum. Bir çoğumuz tüm bir yılı maddi ve manevi tonlarca sıkıntı içinde geçiriyoruz, e

Sohbet Tadında/ Bu Yıldan Öğrendiklerim :

Resim
    Kulaklıklarımı kulağıma taktım da şuan ben uzun zamandır bu kadar stressiz müzik dinlememiştim. Bölünmeden kendime ayıracağım en az bir buçuk saatim var. Muhteşem!    Bu yıldan öğrendiğim şeylerden en önemlisi şu idi : hayatta hiç bir şeyden şikayet etmemeliyiz. Zaman geliyor şikayet ettiğimiz şeyleri yana yakıla arıyoruz. Mesela ben sakinliği sessizliği arıyorum aylardır. Siz sıkılana kadar kimsenin sizi bölmeden müzik dinleyeceğini bilmek bile çok güzel.   Yolculuk yapıyorum da şimdi nasıl iyi geldi anlatamam. Bileti alana kadar bir kaç kez vazgeçecek oldum fakat cidden ihtiyacım varmış. Birde hava şuan inanılmaz güzel. En ön koltukta oturuyorum. Güneşin pırıltısı ara sıra gözlerimi kamaştırıyor. Sağ tarafıma baktığımda denizi görüyorum. İtiraf ediyorum başta Sapanca Gölü sandım değilmiş, utanarak gülen emoji.    Belki görmüşsünüzdür güneş ışıkları denize vururken denizdeki parıltıları, altın tozu serpilmişçesine olur hani. Allah'ım denizi seviyorum! Uzun uzun o sons